Öyle Dertliyim ki Anlatamam
Yine bir akşamüstü ve ben Öyle Dertliyim ki Anlatamam. Sohbet için yanına geldiğimde, yüzüme bile bakamadığını hatırlıyorum şu an. Duygusallaştım belki ama yine de senden geçtiğimi bil istiyorum. Neye yaradığını bilmediğim bu keşmekeş içinde paramparça olup dağılırken, yüzümde kalan geçmişin izi bile beni hatırlarla dolup taşırmadı hiç. Güneş de battı.. Sen yoksun işte.!
Öyle derin bakardın ki hüzünlendiğin zaman, bu aşkın içinde ben kendimi kaybederdim adeta. Sevdiğini diyemediğin zamanlarda bile ben hep senin o harika aşkına sabır çekerdim. Bilirdim çünkü, bu sevdanın er ya da geç beni sarıl-sarıl saracağını. Daima aşkı anlamaya çalıştım, her zaman aşkla yalnız kaldım belki ama tek taraflı sevmenin de bir faydası varmış aşka.. En azından yalan söylemedim kendime, senin o acıtan gerçeklerini bir göz hapsiyle gördüm yıllarca. Ders aldım evet, çok ders aldım senden, çok da ders almamı sağladın.
Yine de hatıraların için ne yapabildimse elime sağlık be sevgili. Bu yüzden arayamadım seni, işte bu yüzden yüzüne bakamadım belki de. Bana yakışmıyordu hiç, seninle sevgili olmaya çalışmak..

İçimde karanlık intiharlar biriktiriyorum şimdi. Celladı olmayan bir ölü gibiyim. Katilim bile yok. Hayatın her noktasında gerçeklerle yüzleşen ben, şimdi yalanı ayıklamaya çalışamıyorum bile tüm doğrularımdan.
Yanmış ve yıkılmış, toz-duman olmuş tüm kahreden geçmişimden bir bir uzaklaşıyorum ebediyen, Öyle Dertliyim ki Anlatamam sana… Anlatamam o derdi büyük insanların ne acılar çekerek dertlerine derman aradığını.. Yükselen her sözcüğüm, virajı alarak ölüm cümlesi şeklinde nefesimi kesmeye devam ederken, Azrail için pek de yabancı olmadığımı görmeye başlıyorum şimdi.
Bir nefes alıp, bir sigara sarıp, bir damla mutluluk hayaliyle yaşadığım bu berbat hayatımın her saniyesinde ölümle yüzleştim adeta. İçinde bir garip paradox barındıran kader dediğim o kör talihim yine bana oyun oynamaya devam etti. Yaşayarak ne oluyor ki.. Ne geçiyor elime onu da bilmiyorum. İçinde koskoca bir yalnızlık, etrafı kapalı soğuk betondan duvarlar, gökyüzü desen kapalı zaten, kuşlar bile yanıma yaklaşmıyor, elimdeki ekmek kırıntılarım bile yalnız.

Öyle Dertliyim ki Anlatamam Sana
Ah bu dertler niye varlar ki? Neden hiç bir acı sonsuza dek sürmez, ne de güzel söylemiş Sezen ablamız, öyle değil mi?
Peki bu yalnız kalmak bir kader mi acaba çok merak ediyorum. Dertlerimi anlatacak bir kaç kişi bulamayacak mıyım? Hadi birileri gelsin şuradan, gelip bana baksın uzun uzun.. İçimdeki bu fırtınayı dindirecek ve alıp götürecek kimler var acaba? Şu hale bak.. Lan ben yine karanlık bir sokağın lambasına bakıyorum, yanacakmış gibi. Nelerden de medet umar oldum.. ah be kör talihim. Bi çek git Allah aşkına! Defol şuradan artık.
Kadehlerle dertleşmek de vardı aklımda. Öyle Dertliyim ki Anlatamam kimseye..!
SubaT : 05 Kasım 2019
Kaliteli Sohbet Sitesi SebebiyaT.NeT
Yaşamak İçin Bir Sebebin Olsun

Bunu paylaş: Sebebiyata not Birak ❤
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
İlgili
Yorumlar (13 Yorum)
bAŞARILI BİR ÇALIŞMA OLMUŞ. Başarılara İnşallah.
Ellerini cek uzerimden . Ben boyle daha yalnizim ve daha mutlu…
Çok başarılı bir konu olmuş. Tesekkur ederim.
İnsanın içini açan mükemmel bir konu olmuş.
Çok başarılı bir konu olmus. Teşekkür ediyorum
Anlatım mükemmel! Elinize yüreğinize sağlık.
İçten ve samimi bir konu olmuş,tebrikler:)
Derdim dağlar kadar olsada , yüreğimdeki aşk o koca dağı yerle bir edecek kadar güçlü. Gel derteleşim desem ? .
Her zamanki gibi cok güzel
Derdimi kime anlatayim Bilmiyorum Anlatsam ne degisecekki? .Emegine saglik Subat.
Emeğine yüreğine sağlık..
Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?